Günlük yaşamda çok kullandığımız bir kelime sevgi. Sık sık duyar ve söyleriz. Her işin başı sevgi, sevmek sevilmek gibisi yoktur, seni seviyorum... Peki ama ne demektir sevgi?

TDK "İnsanı yüksek özverilere götüren ilgi duygusu", felsefeciler ilgi duygusu, gönülden bağlı olma, bir şeye karşı duyulan bağlılık olarak tanımlıyor. Sevginin bir çok anlamı, çağrışımı var. Eğer sevgi ilgi duygusuysa, ilgi duyulan kadar da çeşitli sevgi vardır. Eşya sevgisi, hayvan sevgisi, özsevgi vs... Ben bugün burada tüm sevgilerin birleşim noktası olarak gördüğüm insanı ve insanlığı sevmekten kısaca bahsedeceğim.

Biz insanların farkına varmıyoruz. Onların hep çevremizde olduğunu biliyoruz fakat bunun farkında olarak yaşamıyoruz. Çevremizde çok fazla insan var ve günlük akışta biz olarak değil ben olarak davranmaya itiliyoruz.

"Ohev et Habriyot" şöyle diyor; evreni sevin, daha da önemlisi insanları sevin. Evrenin zirvesi...

Peki bunu nasıl yapacağız? Tüm insanlığın ortak noktası olan 'erdem' ile. Bir insan ne kadar kötü olursa olsun onun içerisindeki iyi olma potansiyeli insanlığın en umut vadeden erdemidir. Bunu dayanarak insanı anlar, onu seversek; herşeyi sevebiliriz. İnsanlığın kurtuluşu da ancak buna bağlıdır. Yoksa toplumda "biz"den geriye koca bir yığın ben kalır.